Bugün dünya nüfusunun % 55’i kentsel alanlarda yaşamakta ve 2050 yılında bu oranın % 68’e yükselmesi beklenmektedir (Birleşmiş Milletler 2019). Nüfus artışı, kentleşme ve sera gazı emisyonlarının artmasına bağlı olarak dünya sıcaklığı 1.5 derece artmıştır. Bu sıcaklık artışı sebebiyle iklim değişikliği ile karşılaşılmış ve şehirlerde su dengesinin döngüsünün değişimi veya suya bağlı afetler artmaktadır. Küresel düzeyde ısınma 1980’lerden önce başlarken, Türkiye’de ısınma 1990’larda başlamıştır. Türkiye’de sıcaklık artışı gecikmesine rağmen son dönemlerde küresel düzeydeki artışın üzerine çıkmıştır. Türkiye’de 2000’li yıllarda özellikle kıyı bölgelerinde sıcaklık artmakta ve etkisi giderek daha fazla hissedilmektedir. Türkiye, Uluslararası İklim Değişikliği Paneli tarafından iklim değişikliğinin sıcak noktası olarak belirlenen Akdeniz Havzası’nda yer almaktadır. Bu kapsamda iklim değişikliğinin bölge üzerindeki etkisinin sıcaklık ve kuraklık olması beklenmektedir.

Özellikle İstanbul’da nüfun fazla olmasına bağlı olarak enerji ve su kullanımı artmaktadır. İstanbul’da iklim değişikliği çerçevesinde aşırı yağışlı günler veya uzun süre kurak günler beklenmekte ve bu kapsamda yağış dengesinin sağlanması istenmektedir. Türkiye’de bir yılda kişi başına düşen yaklaşık 1.566 m³’lik kullanılabilir su miktarı bulunmaktadır. Türkiye, su fakiri bir ülke olmamakla birlikte su zengini bir ülke de değildir. Kentteki su tüketiminde önemli paya sahip olan üniversitelerin su kullanımına karşı önlem alması ve planlı su kullanımı gerekmektedir.

Yıldız Teknik Üniversitesi olarak öncelikle suyun döngüsünü devam ettirilmesi için doğal drenaj alanları korunmak amacıyla 240.310m2 alanda yeşil alan düzenlenmesi yapılmıştır. Bu düzenlemede ormanlık alanlar, ağaçlar ve diğer açık yeşil alanlar iyileştirilerek kentin su döngüsüne katkı sağlaması aynı zamanda sera gazı emisyonun azalmasına yardımcı olması beklenmektedir. Düzenlenen peyzaj alanlarındaki su yönetiminde, kuraklığa dayanıklı veya az su-bakım isteyen bitkilerin kullanımı, toprağın drenajının iyileştirilmesi, sulama sisteminin doğru tasarlanması ve uygulanmasına odaklanılmıştır.

Kampüsteki peyzaj alanlarında kullanılan şebeke suyunu azaltmak için çatı oluklarından akan yağmur suyu 50 tonluk tankta/yağmur hasadı deposunda toplanmaktadır. Yerleşkenin tamamında uygulanan sensörlü, ekonomik ve akıllı sistemler yağmur hasadı deposundaki suyu kullanarak açık yeşil alanlar sulamasını yapmaktadır. Bu akıllı sulama sistemi hava durumu tahmini, yağmur ve rüzgar sensörüne sahip olmakla birlikte kampüs sakinlerinin sulama sırasında rahatsız olmaması için insan yoğunluğu sensörüne sahiptir. Yerleşkedeki bazı bitkiler için en uygun olan damlama sulama sistemi de yağmur hasadından elde edilen suyu kullanmaktadır. Bu kapsamda, kampüste suyun doğal geri dönüşümü, yeraltı suyu kullanımının azaltılması, akıllı cihaz sistemleri suyun verimli kullanımı ve kurakçıl bitki seçimi ile suyun korunumu hedeflenmiştir.